Afyon, Susurluk, İstanbul Anadolu ve Avrupa yakaları, Ankara ve İzmir’de yapılan aktivitelerde incelenen toplam 4109 araçtan yüzde 58’inin düşük havalı lastiklerle kullanıldığı, her 10 araçtan 3’ünde ise lastik hava basıncının tehlikeli sonuçlara yol açabilecek kadar düşük olduğu saptandı. Düşük basınçlı lastik, patlama riski, yol tutuş kabiliyetinde azalma ve ıslak zeminde kontrol kaybı gibi can güvenliğini tehdit eden sonuçlar doğurabiliyor.
Lastiklerde hava basıncının düşük olması, lastiklerde bozulmaya, patlamalara ve bunun sonucunda araç kontrolünün kaybedilmesine yol açabiliyor. Düşük basınçlı lastiğin zeminle olan temasının azalması nedeniyle, aracın ıslak zemindeki kontrolü azalıyor ve direksiyon hakimiyetinde tutarsızlığa neden oluyor.
Lastik hava basıncı, karayolu güvenliği kadar ekonomik araç kullanımını da doğrudan etkiliyor. Lastik hava basıncı düştükçe, lastiğin yuvarlanma direnci artıyor. Ortaya çıkan enerji kaybının motor tarafından dengelemesi daha fazla yakıt tüketimine neden oluyor. Eksik hava basıncı ayrıca lastik omuzlarında fazla basınca ve bunun sonucunda yıpranmaya yol açarak, lastik ömrünü yüzde 30’a kadar azaltıyor.
Karayolu hareketliliğini daha güvenli ve ekonomik hale getirme misyonu doğrultusunda lastiklerin rolünü daha geniş kitlelere ulaştırmayı amaçlayan Michelin, daima güvenli ve ekonomik sürüş için, sürücüleri lastik hava basınçlarını düzenli olarak kontrol etmeleri konusunda uyarıyor. Lastiklere, en az ayda bir kez olmak üzere ve uzun yolculuklar öncesinde araç üreticisi tavsiyesine uygun olarak hava basılması tavsiye ediliyor. Bunun için lastiklerin soğuk olması, yani düşük hızda en fazla 10 km boyunca kullanılmış ya da 2 saat içinde kullanılmamış olması gerekiyor.
GÜNDEM
Sayfa başına git
