GÜNDEM HABERLER TESLİMAT DENİZ TAŞIMACILIĞI ENGLİSH YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ

Bu sene 50’nci yılını kutlayan Tofaş, Ekim ayında 3 milyonuncu aracını ihraç etti. Tofaş’ın 3 milyon adetlik ihracatının yaklaşık yarısını, 1 milyon 475 bin adetle Fiat Doblo modeli oluşturdu.

Tofaş ihracatının lideri Fiat Doblo’yu 830 bin adetlik ihracatla takip eden model ise Fiat Fiorino oldu. İlk kez 2015 yılı sonunda satışa sunulan Fiat Egea’nın ihracat sayısı ise Ekim ayı itibariyle 334 bine erişti. Tofaş CEO’su Cengiz Eroldu, 1974 yılında Mısır’a gönderilen 75 adet Murat 124'ün, Tofaş’ın yaptığı ilk ihracat olarak anıldığını söyledi. Eroldu "Tempra ile 1996 yılında, Türk otomotiv sanayisinin ilk büyük ölçekli otomobil ihracatını gerçekleştirdik. Tofaş olarak 1994 yılından bu yana Ar-Ge’ye yatırım yapıyoruz. Son 10 yıldır ciromuzun yüzde 3’ünü düzenli olarak Ar-Ge’ye aktarıyoruz. Yaptığımız bu yatırımlar sayesinde küresel ürünler geliştirip bunları dünyanın farklı bölgelerine ihraç edebilir hale geldik. 50’nci yılımızı kutladığımız bu yıl, ihraç ettiğimiz pek çok farklı modelle birlikte toplamda 3 milyon adetlik ihracat rakamına ulaşmanın haklı gururunu yaşamaktayız.” dedi.

İlk İhracat: Murat 124

Eroldu, Türkiye otomotiv ihracatına ilişkin yaptığı açıklamada “Ülkemiz otomotiv sanayisinde ilkleri gerçekleştiren Tofaş’ın ihracat serüveni 1970’li yıllara kadar dayanıyor. 1975 yılında Mısır’a gönderilen 75 adet Murat 124 model otomobil, Tofaş’ın yaptığı ilk ihracat olarak tarihimize geçiyor. Tofaş daha sonra,1996 yılında, üretildiği yıllarda döneme damgasını vuran Tempra ile Türk otomotiv sanayisinin ilk büyük ölçekli otomobil ihracatını gerçekleştirerek önemli bir başarıya daha imzamızı attık." ifadelerini kullandı. Gelinen noktada yarım asrı geride bıraktıklarını söleyen Eroldu, 3 milyon adetlik ihracat rakamına ulaşmanın gururunu yaşadıklarını belirtti.

Tofaş’ın Ar-Ge’ye Yatırımları İhracatına İvme Kazandırdı

İhracat ve Ar-Ge yatırımları arasındaki ilişkiye de değinen Cengiz Eroldu “Tofaş’ın ihracatına baktığımızda Ar-Ge yatırımları ile paralel bir büyümeyi görebiliyoruz. Son 10 yılda ciromuzun yüzde 3’ünden daha fazlasını Ar-Ge harcamalarına ayırdık; bu oran ülke ortalamasının oldukça üzerinde. Ar-Ge yatırımlarımız, küresel pazarlarda rekabet edebilecek ürün projelerinin ülkemize çekilmesine, bu ürünlerin Türkiye’de geliştirilmesi ve üretilmesine, dolayısıyla ihracat hacmimizi artırarak ülke ekonomisine daha fazla katkı sağlamamıza olanak sağladı. Bugün, bu sayede küresel ürünler geliştirip bunları dünyanın farklı bölgelerine ihraç edebiliyoruz.” açıklamasında bulundu.