250’den fazla, birçok farklı sektörden yabancı şirketin Rusya pazarından ayrıldığını vurgulayan Davies yazısında,
“Şimdiye kadar gerçekleşen en hızlı ve şiddetli önlemlerden nasibini alan Rusya’ya karşı yaptırım koalisyonu da oldukça geniş. Sadece ülkeler değil şirketler de ülkeyi boykot etmeye devam ediyorlar.” diyerek Maersk ve RailBridgeCargo gibi nakliye şirketleri, Visa, Mastercard ve American Express gibi kredi kartı şirketleri, Microsoft ve Oracle gibi yazılım sağlayıcıları ve McDonalds, Pepsico ve Unilever gibi tüketim malları firmalarını işaret ediyor.
“ Rusya'da milyarlarca dolarlık yatırımları olan BP, Shell ve Equinor gibi enerji devleri bile sadece işlerini askıya almakla kalmadı, ayrıca ülkeyi terk etti. Hatta birçok şirket Ukrayna'ya mali yardım sağlamada daha da ileri gitti.” diyerek sözlerine devam eden editör bugüne kadar batılı toplumlar ve firmalar ile devletler arasında böyle bir birliğin emsalinin olmadığına dikkat çekerken sözlerine şöyle devam ediyor; “Bu boykot ise Rusya’yı dış dünyaya karşı daha da izole hale getiriyor. Rusya her ne kadar büyük bir güç olsa da ekonomisi yine de Batılı şirketlere ve ülkelere oldukça bağlı. Rusya ile iş yapmaya devam eden şirketler için ise soru işaretleri devam ediyor.”
Araştırma enstitüsünün analisti yaşanan boykotu ise farklı bir açıdan değerlendirerek ele alıyor ve yazısını şöyle sonlandırıyor;
“Şu an yaşanan boykotun büyüklüğü ve koalisyonun genişliği yine aynı zamanda kabul edilemez devlet davranışlarına gelecekteki tepkiler için de çıtayı yükseltiyor. Bu ise bir soruyu akıllara getiriyor; örneğin yarın Pekin Tayvan'ı işgal ederse Batılı şirketler buna nasıl tepki verecek? Çin çok daha önemli bir pazar ve yatırım ortağı olduğu için erdemin, bu seferki ticari maliyetinin daha yüksek olacağı tartışılmaz. Yani kurumsal aktivizmin önümüzdeki günlerde daha sert testlerle karşı karşıya kalacağı öngörülüyor.”
KAYNAK: www.iiss.org
GÜNDEM
Sayfa başına git