GÜNDEM
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen katıldığı 10'uncu Dış Ticaret Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlenen "Lojistik Merkezi Mersin" konulu toplantıda Mersin'in uluslararası lojistik merkezi olması ve lojistik sektörünün en az turizm kadar dış gelir yaratan bir alan haline getirilmesi için ilk adımı attıklarını söyledi. Tüzmen projeyi sadece Mersin'in projesi olarak değerlendirmenin de yanlış olacağını vurguladı.
Uluslararası piyasalarda faaliyet gösteren firmaların sayısının hızla arttığına dikkati çeken Bakan Tüzmen, “Lojistik sektörümüz maliyet, hız, hizmet, kalite ve genişliği itibariyle uluslararası piyasalarda yükselen firmalarımızın ihtiyaçlarına cevap verebilecek fiziki ve idari yapılandırmayı oluşturamamıştır. Bu nedenle, ülkemizin lojistik imkanlarının geliştirilerek ihraç ürünlerimizin daha rekabetçi fiyatlarla dış piyasalara ulaştırılması dış ticaret stratejimizin en önemli önceliği haline gelmiştir. Bu anlayışla 2007 yılı başında ‘Dış Ticarette Lojistik' adlı bağımsız bir birim kurulmuştur” dedi. Tüzmen, söz konusu birimin temel amacının, kamu ve özel sektör kuruluşları arasında etkin bir koordinasyon sağlayarak, Türkiye’nin sahip olduğu lojistik potansiyelinin daha etkin bir şekilde süratle değerlendirmek olduğunu belirtti. Faaliyetlerin, mevcut sisteme göre çok daha avantajlı duruma getirilmesi gerektiğini söyleyen Tüzmen, “Aksi takdirde, uluslararası piyasalardaki gelişmelere ayak uyduramayız” diye konuştu.
Mersin Limanı’nın Kapasitesi Kademeli Olarak Artıyor
Akdeniz'de hattı olmayan Asya kökenli gemi işletmecilerini Mersin Limanı'na çekmek istediklerini belirten Tüzmen, “Projenin hedeflerinden biri de şu anda 800 bin TEU (Hacim olarak 1 TEU 34 M3) olan Mersin Limanı'nın kapasitesini kademeli olarak 2030 yılına kadar 4 milyon TEU kapasiteye çıkarmaktır. Bu projelerle birlikte, Mersin’in Avrupa-Asya, Avrupa-Ortadoğu, Asya- Ortadoğu ticaret yolları üzerindeki mal hareketine cevap verebilecek seviyede gelişmiş bir lojistik merkezine ihtiyacı bulunmaktadır” dedi. Bunun dışında Mersin ile Almatı ve Urumçi arasında blok tren seferlerinin kurulmasının da gündemlerinde olduğunu hatırlatan Tüzmen, Mersin üzerinden yakın coğrafyaya Ro-Ro seferlerinin geliştirilmesi ve yine Mersin üzerinden ülke içi deniz taşımacılığının arttırılmasını da hedeflediklerini dile getirdi. Tüzmen çalışmanın hazırlıklarının Kasım ayı içinde tamamlayarak, projeye Aralık ayı içerisinde başlamayı ve sonuç raporunu 2008 Nisan ayı sonunda yayımlamayı planlamakta olduklarını da sözlerine ekledi.
Kürşad Tüzmen'in konuşmasında diğer öne çıkan başlıklar ise şöyle:
Türkiye ve bulunduğumuz bölgedeki ticaret artan oranda büyüyor.
Bu büyümenin lojistik gelişim ile desteklenmedikçe beklenen ölçüde değildir.
Serbest Bölgelerin kurulmasında Dünya'da öncü ülkelerden biri olmamıza rağmen, Lojistik Üs olma konusunda çok geç kaldık, dolayısıyla çok hızlı hareket etmemiz gerekiyor.
Lojistik geliştikçe piyasalara erişme hızımız ve birim maliyetlerin düşecektir.
Özel sektör olmadan lojistik gelişimin sağlanamaz, kamu ve özel sektörün koordineli çalışması gerekiyor.
Özellikle transit işlemlerde kanun ve yönetmeliklerin lojistik üs olmanın gereklerine uygun hale getirilmelidir.
Çevre ülkeler ile ortak taşına tariflerinin hazırlanmalıdır.
TCDD ye yurt içinde lojistik merkezler kurulması için destek verilmelidir.
Kısa yol deniz taşımacılığı ve kombine taşımacılığa her zamankinden daha fazla önem verilmesi gerekiyor.
Mersin Limanı'nın Türkiye ve bölge için önemi. MIP un bugün yıllık 800.000 TEU olan kapasiteyi 2008 sonuna kadar 1.700.000 TEU’ ya çıkartmayı hedefliyor. Bu yeni hatları limana çekecektir.
Demiryolu ve karayolu alt yapılarının elden geçirilmesi ve modernizasyonu bir an önce tamamlanmalı.
Mersin'e yurt dışından gelen malların yine denizyolu ile Türkiye'nin diğer limanlarına aktarılabilmesi için gerekli yapının kurulmalı.
Mersin Almatı ve Urumçi arasında blok tren servisi başlatılmalı.
Geniş kapsamlı tanıtım yapılarak, bölgeye yabancı sermaye çekilmeli.
Eğitime çok önemli. Mersin Üniversitesi'nde bir lojistik birim kurulmalı.
Sayfa başına git